Diziyi dün itibarıyla bitirdim. Kırevinde yaşadığımız ağır internet problemi nedeniyle biraz uzadı, ama yine de diziyi bitirdiğimde ağzım kulaklarımdaydı. Gong Yoo sen ne şeker şeysin ya! En nefret ettiğim durumları bile sinirlenmeden izleyebildim sayende.
Efendim dizimiz aslında eski bir dizi. Gong ikilisinin taa 2005 yılında çektikleri Gong Yoo’nun çocuksu yüzünün namcaya dönüşmediği zamanlardan. Gong Hyo Jin geçmişinde belalı, okuldan atılmış, 25 yaşında bir öğretmeni (Na Bo- Ri ) Gong Yoo’ da 19 yaşında annesiz, yalnız bir genci ( Park Tae- In ) oynuyor. Aslında esas çocuğumuzun suratsız bir babası ve sinirilleti okul müdürü üvey annesi ve de esas kızımızın platonik olarak aşık olduğu resim öğretmeni, üvey annenin de erkek kardeşi olan second lead, ikinci erkek oyuncumuz var. Ama çocuk habire onu döven ilgisiz babasından uzak -ki adam doktor bir de, evlerden ırak, hastanesi filan var- kalmak için sürüldüğü Amerika’dan geri döndüğünde dayısının evinde kalıyor yalnız yalnız. Şu dansa bakar mısınız ? Buna babysit yapılmayacaksa kime yapılır?
Bizim kız hayran olduğu öğretmene yakınlaşmak için başvurduğu okula, ancak esas çocuğumuza göz kulak olmak için imzalayacağı bir sözleşme ile girebiliyor. Öğretmenlikle uzaktan yakından ilgisi yokken, yani asıl amacı öğretmek ve çocuklarla ilgilenmek değilken, esas çocuğumuzun haşarılıkları ve sınıf öğretmeni olduğu üçüncü sınıfların bitmek tükenmek bilmez sorunları yüzünden, bir gün hastane, öteki gün karakol dolaşmak suretiyle, gerçek bir öğretmen niteliği kazanıyor. Biz de bu arada ilgilendiği sınıftaki çocukları birer birer yakından tanıyoruz. Öğretmen olduğum için bana çok da uzak olmayan bu durumları ilgiyle izledim ben. Öğretmen olanlar bilirler, eğer lisede öğretmenseniz hemen her yıl bir sınıftan bir çocuk size aşık olur, arkadaşları da onun bu durumuyla dalga geçerler, öğretmen hiç bir şeyden haberi yokmuş gibi yapar çoğu kez, öteki sene çocuk kendi yaşında birini bulup sizi unutur, rahata erersiniz.
Şimdi bu dizide işin tuhafı iki taraflı öğretmen öğrenci ilişkisi vardı. Kız öğretmenine aşıktı, sonra öğretmenin de ona karşı hisleri olduğu hatta bir stalker gibi öğrenim hayatı boyunca kızın zibilyon fotoğrafını çektiği ve onları konusuna göre de albümlere filan koyduğu ortaya çıktı. Zaten sevimsiz bir second lead idi bence, bir de bununla birlikte olduğu zamanlar neredeyse son üç bölüm kalana kadar uzadı da uzadı. Esas çocuğumuz Allahtan her bölümde kızla daha çok şey yaşadı da, o sevimliliklerini görebildik. Ama anladığım kadarıyla nuna dongsaeng ilişkisi hele de meslek öğretmenlik olunca onlarda da sevimli bir şey değil. Herkesin karşı çıkmasından bu anlaşılıyor. Bu arada Gong Yoo’nun Gong Hyo Jin’den bir yaş büyük olduğunu, ( Gerçek hayatta ) ama o dönemlerde en az on yaş küçük durduğunu söyleyelim. O dağınık saçlarıyla tam bir liseli velet olmuş. Bir de komik, bir de romantik, kızın her zorluğunda olgun bir erkek gibi yanıbaşında olmalar, düşünceli hareketler, kızı eğlendirip güldürmeleri ihmal etmemeler, değil her öğretmene , her kadına böyle bir erkek lazım dedirtiyor insana.
Second lead kızlar iki taneydi. Kızın sanat öğretmeni sevgilisinden rakibi ve ufaklık öğrencinin peşindeki liseli kız Bence her ikisi de sevimsizdi. Öğretmenin eski sevgilisi daha da sevimsizdi. Ama ne kadar güzel, ne kadar muhteşem olduğu vurgulandı durdu, yahu bu Korelilerin güzellik anlayışı beni öldürecek sonunda. O kızdansa yirmi tane Gong Hyo Jin’i yeğlerim ben.
Dizide Pasta dizisinin Koreli şeflerinden üç tanesi vardı. Bir de Birth of a Beauty dizisinin second lead’i ( Jung Gyu Woon ) burada herkesi kendisine aşık sanan bir öğrenciyi oynuyordu ki, çok komikti.
Gong Hyo Jin’de çocuğa çok yüz verdi ama, sonunda çocuğun babası ne bu hem öğretmenini hem öğrencini ayartıyorsun dediğinde, belki biraz kabaydı ama çok da ters birşey söylememişti. Çocuk da yüz verilmeyecek gibi değildi, aşk itirafı müthişti. Gong Yoo sonuna kadar sevdi, sırf öğretmenini görebilme uğruna dayısıyla aralarını bile yaptı.
Bir de son söz. Hem nuna dongsaeng ilişkisini toplumun eleştirdiğine dair ipuçları veriyorlar her dizide, hem de sık sık işleyerek toplumun gözünde normalleşmesine neden oluyorlar. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu ? Bir de sanırım öğretmen öğrenci ilişkisi biraz da farklı. Gerçi bunun çaresini de çocuk, ya da kız okuldan mezun olduktan sonra ilişkiyi başlatarak buluyorlar. Demek ki bu yaygın bir fantezi ve uygulama Güney Kore’de. Ne diyelim, onlar çıksın kerevetine biz de seyredelim.
Veee artık yeni bir dizinin zamanı gelmedi mi Gong Yoo Bey, özledik vallahi !