Artık tarihi ve dönem dizilerini de izliyorum biliyorsunuz, tabii seçerek. Nokdu Flower da izlediğimden çok memnun olduğum bir dizi olarak dizi tarihime geçmiş bulunmakta.
Yaz dönemine denk geldiğinden biraz süründürerek de olsa eşimle Nokdu Flower dizisini bitirebildik. Aslında çok keyif alarak izlediğimiz bir dizi oldu bu tarihi dizi. SBS kanalında oynayan bu Cuma – Cumartesi dizisi yarımşardan 48 bölüm, yani 24 bölüm sürdü. Yönetmeni Shin Kyung SooSix Flying Dragons ve Tree with Deep Roots dizilerinin de yönetmeni. Jung Hyun Min yani senariste gelince Assembly, Jeong Doleon ve Fredom Fighter Lee Ho Young gibi dizileri yazmış, ama ben hiç birini izlemedim.
Bu dizi 1894-1895 yılları arasında gerçekleşmiş Donghak Köylü Devrimi / Kalkışması/ İsyanını ele alıyor. Bu isyan aynı zamanda Japon Çin Savaşı da başlatmış. Dizi bu dönemde yaşayan iki üvey kardeşe ve tüccar bir kıza odaklanmakla birlikte zengin kadrosu, kaliteli oyuncuları, hareketli senaryosuyla kendini izlettiriyor.
Konu tarihi olunca ve konu çok da çalışmadığımız yerden gelince anlatılan Resmi tarih midir, abartılmış mıdır, yanlı mıdır bilemiyoruz. Ben biraz açıp okudum, ama işte o kadar. Konunun nasıl işlendiğini sahibine sormak gerek, biz sadece konu hakkında bilgi sahibi olup, insanlar neler çekmiş diyerek izledik. Hemen hemen her yerde olan devrimleri, kalkışmaları da aklımızın bir ucunda tutup kıyaslayarak. Dizinin oyuncuları yetkin, kaliteli oyuncular olunca da inandırıcılığı artıyor, zevkle izliyorsunuz.
Başroller tabii birden fazlaydı. Klasik anlamda ilk üçünü öne çıkarsak da, asıl devrim lideri, onun arkadaşları, aileler ve halk olarak genişleyerek ilgi alanına giren büyük bir kadro vardı.
Jo Jung Suk’u dönem fotoğraflarıyla ilk kez gördüğümde “Aman ne çirkin olmuş” dedim. Ama dizi içinde o kadar devleşti ki, giderek parladı, hele son sahnede dönem icabı kılık kıyafet de az biraz değişince harika bir devrimci oldu çıktı. Jo Jung Suk her daim severek izlediğim oyunculardandır. Daha önce Jealousy Incarnate, Two Cops, The King 2 Hearts dizilerini yazmıştım. Jo Jung Suk diziye acımasız ” O adam” olarak başladı. Devrimci Baek Yi Kang olarak sona erdirdi.
Han Ye Ri ise benim ilk önce Haemo filminde Hong Mae rolüyle izlediğim bir oyuncu. Sonra da Age of Youth dizisinde izledim. Çok farklı, sıra dışı bir tipi var. Güzel mi değil mi karar veremiyorsunuz. Ama izledikçe etkileyici olduğu bir gerçek. Ama oyunculuğu yorum kabul etmez, iyi oyuncu. Burada da güçlü, tuttuğunu koparan bir tüccar kız rolündeydi. Jo Jung Suk ile ağır ağır işleyen romanslarına bayıldım.Tüm dizi boyunca hanbok mankeni gibi dolaştı.
Yoon Shi Yoon’a gelince. Kendisini çok izlememekle birlikte ailesinin tek çocuğu olduğunu, kendisini büyük anne ve babasının büyüttüğünü, çok okuduğunu, Çince bildiğini ( Geleneksel bir okula gitmiş ) çok azimli bir çocuk olduğunu biliyorum. Evinde 3500 kitabı var benim gibi. O yüzden kendisine özel bir sevgim var. Kendisini Barefooted friends’te izlediğim için de bu kadar bilgi sahibi oldum. Ama ikinci kez izlediğim bu dizisinde niye daha önceki dizilerini izlemediğime hayıflandım. Çünkü çok çok iyiydi. O bakışlar, duygu geçişleri beni benden aldı. Geriye dönük bir izleme programı yapsam diye de düşündüm.
Ufak tefekliğinden ötürü Maş Fasulyesine benzetilen General Nokdu’yu ( Jeon Bog Joon ) Choi Moo Sung oynuyordu. Bu ahjussi artık beni şaşırtmıyor, çok farklı rollerdeki başarısı, oynadığı her dizide göz alıcı. Reply 1988’de Park Bo Gum’un babasıydı, sessiz, sakin bir karakter. Mr Sunshine‘da kızın hocasıydı, Prison Playbook da mahkum, pek çok dizide ne güzel rolleri var.
Dizide iki ayrı romans vardı. Birisi Han Ye Ri ile Jo Jung Suk’un aşkı, diğeri de Yoon Shi Yoon ile soylu sevgilisi Park Gyu Young’ın aşkı.
Bu soylu kızın ağabeyini ise yine çok bildik bir oyuncu Choi Won Young oynuyordu. Yoon Shi Yoon’un dizideki adıyla Baek Yi Hyun’un idealist, iyi yürekli , masum delikanlıdan şeytan dokkebiye yani Goblin, Gulyabani’ye ve en son Obi ( Japonca Gulyabani )’ye evrilmesinin baş müsebbibi. ( Yani sorumlusu )
Eski asker , yeni tüccar, kızın koruması, abisi rolünü oynayan Kim Sang Ho dizinin başından sonuna sevimli bir karakterdi.
Tek tek tüm oyuncular, en büyük rolden en küçük role kadar burada yer verilecek değerdeydi. Ama uzatmayacağım, izleyip görün diyorum. Tabii çerezlik hafif romantik komedi arıyorsanız, bu onlardan değil. Ama biraz olsun tarih seviyorsanız, insan ilişkileri, hayat mücadelesi, hakkını arama, alma, özgürlük konularında kafa yorduysanız, bu diziyi beğeneceksiniz demektir.
Dizi müziği de çok vurucuydu. İşte şuradan dinleyebilirsiniz. Junsu’nun o güzel sesinden dinlediğimiz şarkı içinse ayrı bir link gerekiyor bence.
Son Söz : Dizinin sonunda genç bir devrimci çocuk rolünde Kim Gu’yu gördük ki dizi burada Different Dreams dizisine bağlandı. Böyle sürprizleri seviyorum. Bu vesileyle dizide misafir oyuncu olan Yoon Kyun Sang ve Lee Jong Hyuk’tan da söz edelim. Her ikisi de yönetmenle Six Flying Dragons dizisinde çalışmıştı.