미친 아줌마 / DELİ AJUMMA

Dokuz Kuyruklu Modern Tilkiler / Tale of the Nine Tailed

Kore mitolojisinde önemli bir yer tutan gumiholarla ilgili çok şey okudum şimdiye kadar. Bu konuyu ele alan dizileri de biliyorum. Hatta My Girlfriend is a gumiho’ya da başlamıştım, ama bitirememiştim. Keza Lee Seung Gi’nin gumiho olduğu Gu Family Book’a başlayıp, onu da yarım bıraktım. Bilimkurguları seviyorum da konu fantastik olunca yarım bıraktığım dizi çok olabiliyor. Bu kez Lee Dong Wook’un gumiho olacağını duyunca, yanında da bonus Kim Bum’un oynadığını görünce “Belki bu diziyi yarıda bırakmayabilirim, bir deneyeyim.” diye düşündüm. Ama çok zorlandım yine bilesiniz. Üstelik kadro hep sevdiğim oyunculardan oluşuyordu. Buna rağmen ahlaya oflaya, “Ay çok saçma ya !” diye diye bitirdim. E mantık ararsan Goblin de fantastikti, ama onda sıkılmamıştım. Oradaki Goblin karakteri de, Lee Dong Wook’un oynadığı cosıng saca, azrail karakteri de hoşuma gitmişti. Peki konunun ele alınış biçimi mi hoşuma gitmedi, senaryo mu bilemiyorum, ama zor bitirdim resmen !

Tabii senaryo ile zerre ilgilenmeyince insan farklı noktalara takılıyor. Ben yine de izleyeceklere senaryodan söz edeyim biraz. Dizinin iki ana karakteri aslen gumiho. Yani dokuz kuyruklu tilki. Lee Dong Wook orman ruhuymuş. Bir insana aşık olup işleri karıştırınca kovulmuş, cezasını düzen dışına çıkan gumihoları yakalayarak çekiyor. Bir yandan da aşık olduğu kadının yeniden doğmasını bekliyor. Kim Bum yarı insan, yarı gumiho üvey kardeş. Ağabeyi ile aşk nefret ilişkisi içindeler. Terk edildiğini düşünüyor. Kızımız da çocukluğunda ailesini tuhaf bir kaza sonucu kaybetmiş. Ölmemişler ama kaybolmuşlar. Olayın içinde gumiholar ve başka yaratıklar var. Bu tarz olayları didikleyen bir TV yapımcısı. Gumiho ile yolları kesişiyor, kız tabii ki gumihonun sevgilisinin reenkarnesi. Ama imoogi ( Bu da Kore ejderi ) adlı bir başka yaratık tarafından geçmişte de zamanımızda da ele geçirilmiş. Tabii ortalıkta başka gumiholar, öte dünya görevlileri şunlar bunlar var, dizimiz fantastik ya. Dizi baştan sona gumiholar, imogi kavgası, bu arada ana çiftin aşkı ki bir gumiho hayatı boyunca tek kadını severmiş, erkek başrollerin bromansı ile geçti.

Bizim gumiholar modern yaşama çok fazlaca uyum göstermişlerdi. İşte içtikleri kahve çeşidinden, dondurma türüne kadar tikiydiler. Ama reklam da lazım değil mi ? Ben tabii kızın içinden imoogi mi çıkmış, gumiholar nasıl mı savaşmış onlara bakmak yerine Lee Dong Wook’un saçları hangi ton kızıl ? Acaba farklı tonlarda mı boyadı, yoksa ışık vurunca mı bu renk oldu ?? Kesim nasıl filan onları inceledim. Tilki ya bu, kızıl olmalı tabii, ama farklı anlarda da hep farklı tonlar gördüm.

Jo Bo Ah iyi oynuyor. özellikle imoogi olduğu zamanlardaki performansını beğendim. Ama çift ilişkisi bence hiç kimya içermiyordu. Ne öpüştüklerinde, ne yatağa girdiklerinde, ne flört ettiklerinde aşk hissi almadım.

Yani aslında erkek başroller arasındaki bromans esas çift aşkına bin basardı. Artık Kim Bum’un oyunculuğundan mı, senarist bromans üzerine mi çalışmıştı bilinmez, kardeşlerin arasındaki ilişkiyi izlemek benim daha çok hoşuma gitti.

Dizide yan roller de deneyimli oyuncular tarafından oynanıyordu.

Üstte gördüğünü Lee Tae Ri evet. İmoogi’yi oynuyordu kendileri. Extraordinary you’dan sonra onu başka bir dizide görmek istiyordum, iyi oldu.

Kim Bum’un köpeğinin reenkarnasyonunu oynayan velet pek sevimliydi. Onun sahneleri gelsin diye bekledim.

Dizide Prison Playbook keşi Lee Kyu Hyung da misafir oyuncuydu.

Konu Lee Dong Wook olunca senarist ve yönetmen fan servisi yapmadan duramıyor. Neymiş kavga etmişmiş de, yaralanmışmış, siz onu benim külahıma anlatın.

Burada da dondurma yiyor hesapta, maksat başka halbuki 🙂

Fakat kırmızı şemsiyeli halleri çok komikti, karizma yerle bir, bence yani.

Söylemeden edemeyeceğim. Bence Lee Dong Wook’un göz estetiği çok kötü. O göz kapakları kat kat duruyor, hiç doğal değil. Her baktığımda aynı şeyi hissediyorum. O kadar para dök, sonuç bu olsun.

Şimdi efendim, henüz izlemeyenlere spoiler vermiş olmayalım ama, dizi finali de pek çok kişiyi şaşırtmış. Herkes “Şöyle olduğu için mi böyle oldu, yok aslında şöyleydi de o yüzden böyleydi.” filan tartışıp duruyor. Yani ben zaten başından senaryoyu eleştirmeyi bırakmış, işin goygoyuna düşmüştüm, o yüzden finale de takılmadım. Boş zamanınız varsa, ya da benim gibi kafa boşaltmak için dizi izliyorsanız, fantastik öyküleri de seviyorsanız, izleyiniz efendim. Ben bir daha gumiholu dizi izler miyim, e çok hoşlandığım oyuncular oynuyorsa belki izlerim, böyle dedikodusunu yapmak için yani. Doğuştan kızıl olduğumdan benden de iyi gumiho olurmuş. Zamanında “Kafasında kırk tilki dolaşır, kırkının da kuyruğu birbirine değmez.” dedikleri de olmuştur hakkımda. Şimdilerde tilki illustrasyonları çizmekle yetiniyorum sadece, güzel hayvanlar aslında.

Dizinin full albümü de şurada.

Exit mobile version