Seoul’de aşk başkadır, deneyin, görün, My Sweet Seoul

Bu son izlediğim dizi. 2008 yapımı ve 16 bölümlük. Eskileri yazarken unutmadan, hazır aklımdayken bunu da araya sıkıştırayım dedim. Üzerine çok konuşulduğunu görmedim, benim izleme nedenim yine Lee Sun Gyun, şefimiz yani. Diğer iki başrol oyuncusunu yeni tanıdım. Bir tanesi tam bir köpek yavrusu, nedir öyle o ya nunasının peşinde koşan şeker şey. Ji Hyun Woo’dan söz ediyorum. O nasıl kocaman gözlerdir, o ne gülümsemedir. Kızın bu kiddoya bakmasının nedeni anlaşılmayacak gibi değil. Aşk üçgenimizin diğer kenarı zaten karizmatik şefimiz, ama o cool görüntüsünün altında bir dram yatıyormuş, dizinin sonunda bizi ters köşeye yatırdı.

Şanslı kızımız o kırpık saçlarla bu ikisini indirdi, bir tane de yedekte var, ya güzel olsaydı ne olacaktı ?

Aslında bir dördüncü adam daha var. Ama o soul mate olarak bir kez evlenme teklif etti yarım ağızla, o kadar. Sonra da esas kızımızın kankasına tav oldu. Şimdi bu dizi Seoul’de 30’lu yaşlarını sürdüren üç çok yakın kız arkadaşın çevresinde geçiyor. Bir nevi Sex and the City. Seksi az olmakla birlikte. Kızlarımız yaşın getirdiği bocalamaları yaşıyorlar. Biri çok iyi işinden ayrılıp dans etmeye başlarken, bir diğeri konumu iyi diye kendisine uygun olmayan bir doktor ile evlenmenin sıkıntıları içinde.

Asıl kızımız Eun Soo ( Choi Gang Hee ) ise önce yaşça kendisinden küçük Tae Oh ( Ji Hyun Woo ) ile bir gecelik ilişki sonrası birarada yaşamaya başlıyor. Ama onu hep sevimli, küçük bir çocuk olarak görüyor ki bu da asıl sorunu yaratan faktör.

İlk gece kız sarhoştu, ama o kadar da değil 🙂

Sonradan müdürünün tanıştırdığı Kim Young Soo ( Lee Sun Gyun) ile çıkıyor. Onun da hayatında büyük bir sır gizli.

Kırmızı Şemsiye, Kore Dizilerinin nerdeyse klişe haline gelmiş unsuru şemsiye 🙂

Esas kızımızın ailesi, anne ve babası, iş yerindeki olaylar, üç kızımızın aşk meşk, para sorunlarıi aralarındaki ilişkşiler derken 16 bölümün sonuna geliveriyoruz.

Dizimizin sonunda epey düşündürücü sözler vardı. hayat ile ilgili, ilişkilerle ilgili, seçimlerle ilgili. Bir yerlere gidiyor mutlaka. İnsan ben olsaydım ne yapardım diye de düşünüyor. Yine de yaşa göre iki baştrolden birini tercih eden olmuştur. Ben her daim Yesss Cheffciyim. Öte yandan kızın kiddo ile ilişkisinde de olgun ilişkide olmayan bir sahicilik, bir sevecenlik vardı. İnsan az biraz üzülüyor yani. Bazı klişe sahneler olsa da, klasik Kore Dizilerinden farklıca bir dizi. İnsanın aklında farklı bir tad bırakıyor, Nuna ve ajummaların hoşlanacağı tür diyebiliriz.

Kızlarımız ve iki başrol erkek , çok sevimli değiller mi ?