Güçlü Kadınlar Genç Erkekleri Seçer / Search: WWW

Seçer mi acaba ? Diziyi izleyip bitirince böyle bir soru aklıma gelmedi değil. Üç tane tuttuğunu koparan iş kadını, yanlarında çıtır erkekler 🙂 Epeydir ezik, sıradan kızları başrol olarak izlemekten gına gelmişti, bu dizi bana iyi geldi. Dizi 16 bölüm halinde Tvn’de oynadı, yönetmeni Jung Ji Hyun aynı zamanda Mr. Sunshine’ın da yönetmeni. Dizinin senaristi Kwon Eun Sol ise ünlü senarist Kim Eun Seok’un yardımcısıymış.

Dizi birbirine rakip iki web portalında çalışan üç ayrı kadının hayatını, aşk ve iş ilişkilerini, web dünyasını, bu dünyanın gücünü, hükümetle ve büyük şirketlerle olan ilişkilerini anlatıyor.

Lim Soo Jung 80 doğumlu, epeyce tecrübeli ajummalardan. Ben kendini ilk kez Finding Mr Destiny filminde Gong Yoo ile izlemiştim. Sonra Perfect Proposal filminde de izledim ama, o filmi yazmamışım. “Peki Chicago Typwriter’da izlemedin mi ?” diyeceksiniz. Evet beş altı bölüm izledim. Ama diziyi bitiremedim. Benim Yoo Ah In’i izleyememe gibi bir alışkanlığım var. Şimdiye kadar, bir Sungkyunkwan Scandal‘da, bir de Like for likes filminde izledim. Bir kaç da misafir oyuncu rolü. Nedense irrite ediyor beni. Kötü oyuncu mu hayır, ben izleyemiyorum sadece.

Dizide partnerini son zamanların gözde genç oyuncularından Jang Ki Yong oynuyordu. “Park Morgan.” Tabii kendisinden 10 yaş büyük nunaya aşık, evini bile temizleyen, yakışıklı, müzisyen, evlenelim evlenelim diye kadının peşinden koşan bir Park Morgan’ı kim sevmez. Üstelik kızın kaçık çorabını noktayla doldurup, sonra da iki noktadan kalp yapınca, hepimizin gözleri kalp kalp oldu. Beyimizin daha önce Go Back Couple ve Kill it dizilerini yazmıştım.



İkinci güzel hatun Lee Da Hee. Kendisini I can hear your voice, The Beauty Inside, Secret Love dizilerinde izledim. Şimdiye kadar güzel ama rahatsız edici kadın rollerindeydi. Gerçekten de uzun boylu hoş bir kadın. Ama bence şeytanın bacağını bu diziyle kırdı. Bundan sonra başrol olarak da izleriz kendisini. Özellikle haksızlığa dayanamayan, eski judocu , kodun mu oturtan karakteriyle beğeni topladı. Ama bir o kadar da romantik, çocuksu halleri ile kendini sevdirdi. Hele hepimizin doğum tarihini öğrenince şaşa kaldığımız Lee Jae Wook ile olan partnerliği, ister istemez kendisiyle çocuğu shiplememize yol açtı. Çocuğumuz da Memories of The Alhambra’daki Marco. Ama burada ense kulak yerinde , hoş bir oyuncuyu oynuyordu. Ölen köpeğini özleyen romantik, teknolojiden hoşlanmayan, nostaljik karakteri hepimizi büyüledi. Hyun Bin ile aynı ajanstan olan minnak oyuncumuzun geleceği parlak hem de çok parlak diyorum ben. Bak buraya yazıyorum, sonra demedi demeyin.

Üçüncü hatun My Mister’imiz, Pasta şepunnimimiz Lee Sun Gyun’un karısı. İki de çocukları var. Jeon Hye Jin, soğuk, acımasız kadınları çok iyi canlandırıyor. Bu ikilinin ev hayatın çok merak ediyorum ben. Böyle tipler genellikle çok yumuşak yürekli olurlar çünkü. Kendisini daha önce Misty dizisinde izlemiştim. Kocasını oynayan oyuncu da ( Ji Seung Hyun ) pek karizmatikti. Üç çiftin içinde en az romans onlarda vardı ama yine de dikkat çekmeden edemediler. Ben kendisini ondan fazla dizide izlemişim, ama ancak bu dizide farkına varabildim. Demek bu tarz bir role ihtiyacı varmış.

Dizide web portallarında çalışanlar da ayrı ayrı ilgi çekiciydi. O yüzden dizinin iş ile ilgili kısımlarında sıkılmadım ben.


Tabii bu olgun kadınların dizisi olduğu için daha ilk bölümden yatağa girdi bizim ana çiftimiz.

Aşklı meşkli sahneler çoktu.

Kızlar ayrı ayrı kankaydı. Hatta bazı sahnelerde kankalığı aşan hoşlanmalar da seziliyordu.

Çok bir bromans olmasa da iki erkeğin dertleştiği bir sahne anımsıyorum.

Barro web portalının genel müdürü çok kafa adamdı. Çalışmaktan hiç hoşlanmaması, Barro’nun serbest iş görüntüsü filan çok sevimliydi. Yunikon ise tam tersine resmi takılıyordu. Kıyafetler filan hep buna göre tanımlanmıştı.

Çok uzun bir hafta oldu, sonsuza kadar sürecek gibi.
Sadece Salı.
Niye hala Salı ?

Senarist son iki bölüm kala ayrılık, son bölümde birleşme klişesini koymuştu yine diziye, ama çok da süründürmedi Allahtan. Yalnız başrol kızımız da ” Fazla naz aşık usandırır. ” sözünün canlı örneğiydi. Zaten birini kaçırmış, az kalsın bunu da kaçıracaktı. Şimdi yanlış anlaşılma olmasın evlenmek istemediği için ayrılmışlar. Peki kaçırdığı kimmiş ? Lee Dong Wook tabii ki. Misafir oyuncu olarak arz-ı endam eyledi zatıalileri.

Kadın Lee Dong Wook ile evlenmiyor. Jang Ki Yong la da evlenmek istemiyor. Niye şaşırıyorsunuz, herkes evlenmek zorunda mı ?

Aslında hoşuma giden çok sahne var, ama onlar da izleyeceklere kalsın. Özellikle Lee Da Hee’nin asansöre tacizciyi dövme sahnesini tavsiye ederim. Yüreğimin yağları eridi.

Müziklere gelince tüm albüm şurada.

You may also like...

2 Responses

  1. Nabori says:

    Çok güzel diziydi , basrol çiftimizin arasındaki yaş farkını görmemezliğe geldim. Hiç sevmiyorum bu nuna romans , nedir yani taş gibi ledong wokk varken ? scarlet gibi bir karakter olmayı çok isterdim en çok onun karakterini sevdim. Birde yeni moda bu heralde aralarında 2 metre var konuşurlarken , ilk bölümde herseyi yapıp sonrada yanına yaklaşmaya korkuyorlar ?

  2. evsen says:

    Çok sevdiğim bir dizi. bir kez daha izleyebilirim üzerinden biraz daha zaman geçsin diye bekliyorum.

    Size mesaj yazmak istedim. 1 gecede keşfettiğim bloğunuzu okuya okuya ilerlerken farkettim hiç Yoo Ah-In den bahsetmemişsiniz. kendisi bana göre Kore’nin en iyi aktörü. Çok üst sınıf geliyor bana diğerlerine nazaran. Korkusuz rolleri sırtlanıyor pek şöhret kaygısı yok, çok farklı bir kişilik. Neden hiç yazmadınız? Kore’liler aykırı hareketleri ve farklı kişiliğinden dolayı çok eleştiriyormuş ve pek sevilmiyormuş sanırım. Siz de mi sevmiyorsunuz? Siz yazınca bilgi ağınızın genişliğinden olsa gerek yazının içine pek çok dedikodu, az bulunan bilgiler falan sıkıştırıyorsunuz, çok zevkli oluyor okuması.
    Şimdiden teşekkür ederim, zevkle okumaya devam edeceğim…

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

%d bloggers like this: