Snooker 101 / Amidst a Snowstorm of Love
Bu aralar iyice azalan dizi izleme serüvenine bir Çin dizisiyle devam edeyim dedim. Ben Netflix’ten İngilizce alt yazılı izledim, ama farklı sitelerde Türkçe alt yazılıları da var, gördüm.
Şimdi efendim , biliyorsunuz Kore dizilerini yobo ile izliyoruz, ama daha birlikte Çin dizisi izleme düzeyine gelemedik. Bence hiç de gelemeyiz, çünkü ben genelde kafa boşaltmak için romantik teenager dizilerini izliyorum, onlar da bizim beyin işine gelmez zaten, o yüzden bu Çin dizisi izleme işi benim için solo kalacak gibi görünüyor.
Şu üstteki sevimli çift bilardocu. Açık söylemek gerekirse benim etrafımda şimdiye kadar hiç bilardo oynayan birisi olmadı. Eşim ve oğlum bilardo masası görürlerse bir kaç vuruş yapıyorlar ama ciddi ciddi oynadıklarına da şahit olmadım. Kırk yılın başı TV’de Eurosportta filan bir oyuna rastlarsam mal mal bakıyorum bir şey anlamadan. Tamam topların deliklere girmesi iyi bir şey, o kadarını anlıyorum, ama ne zaman ne oluyor, ya da ne olması gerekiyor onu bilmiyorum. 30 bölümlük bu dizide kız 9 top, çocuk da snooker bilardocu. Bu snooker İngiliz bilardosu, bilardonun satrançı diyorlar. İngiltere’de , İrlanda’da , Kanada ve Avustralya’da, Hndistan’da oynanıyormuş daha çok. 2000’den sonra da Çin’de popüler olmaya başlamış. Ha bunun kurallarını bilmiyorum da dokuz top, sekiz, altı topun filan kurallarını biliyor muyum ? Tabii ki hayır. Ama işte bu diziyle merak etmeye başladım.
Şimdi bu yukarıdaki sevimli çocuk 3 yaşından beri sektördeymiş. “Ülkenin küçük erkek kardeşi” diye anılıyormuş. İlk dizisinde ise 7 yaşında oynamış. Şimdilerde yetişkin rollerine çıkıyormuş. Bu dizide de gördüğüm gibi duygularını ifade etmekte güçlü bir oyuncu. Aslında dizi pek çok Çin gençlik dizisi gibi, çok masum, ben sana hayran sen cama tırman minvalinde gidiyor. Kız ve çocuk birlikte oluyorlar, ama siz onları en fazla tişört ile yatak içinde görüyorsunuz, acaba yattılar mı yatmadılar mı emin olamıyorsunuz. Sonra kızın hamile kalmış olma olasılığı üzerine filan bir konuşma geçiyor, haa demek ki masum masum uyumamışlar diyorsunuz, çok komik!
Bu üstte gördüğünüz gençler milli takıma seçilmiş, dizi boyunca onların öykülerinden de nemalanmak mümkün. Ortalıkta yakışıklı Çinliler dolaşıyor sürekli yani, ama asıl odak kız ile çocuğun aşkı.
Netflix’te çocuğun bir de filmi var. Bugün yarın onu da izlerim sanırım. Bir tane nuna romans dizisini gördüm, bir de çok izlenen iki sezonluk tarihi dizisi varmış, eğer fırsat bulursam bakmayı düşünüyorum. Bu arada dizinin bir bölümü Finlandiya’da çekilmiş. Çocuk ve kız orada karşılaşıyorlar, kız turnuvaya gitmiş, çocuk da bilardodan emekli olmuş, üniversitede yüksek lisansta. Karşılaştıktan sonra kız katalizör oluyor, çocuk sektöre , profesyonel oyunculuğa dönüyor.
Diziyi biraz ağır planlı bulabilirsinz önceden söyleyeyim, hep yumoş yumoş bir aşk. Bir de bu Çin dizilerinin çoğunda ikinci erkek ve kadın Kore dizilerindeki gibi çok kötü olmuyorlar. Engel çıkartacak diye düşündüğünüz aile üyeleri filan çok makul, kısa sürede durumu kabulleniyorlar, yardımcı filan oluyorlar, o yüzden de çok süründürmeyen diziler. Siz güzel mekanlarda birbirine bakışıp, öpüşen çiftlerle muhatap oluyorsunuz, kafa yormuyor.Açıkçası ben çoğu zaman da bunu tercih ediyorum. Diğer ciddi şeylerden kafam kaldırmıyor alavere dalavereyi zaten. İşte benim gibi hissedenler izlesin anacım, benden bu kadar.
Şuan tam olarak böyle bir diziye ihtiyacım var 😀 Ama Türkçe altyazı olmaması üzdü beni. Takipte kalayım da altyazı gelirse izleriim.
Dizikorea sitesinde Türkçe altyazılı gördüm, ama çeviri nasıldır bilemem.