Online dizilerimin arasına eski olanları sıkıştırma alışkanlığım olanca hızıyla sürüyor. Epeydir bu seriye başlamalıyım deyip başlayamadığım Reply serisine serinin ilk dizisiyle başlamış bulunmaktayım. Reply 1997. 2012 yapımı. Bu diziden sonra Reply 1994, 2013 ve Reply 1988 de 2015 yılında çekilmiş. Dizi karakterleri arasında bir ilişki olmadığı söyleniyor, ama Sung Dong Il hepsinde babayı oynuyor. !997’deki karakterler de 1994’te misafir oyuncu  olarak görünüyormuş. Onu izleyip yazdığımda da bu konuya tekrar döneriz.

Dizi Pusan’da liseye giden, altı arkadaşın 90’lar ve 2000’lerdeki yaşadıklarını anlatıyor. Dizi boyunca o hoş Pusan aksanını duyabilirsiniz. Başrol oyuncularının çoğunun memleketi Pusan ya da Pusan’a çok yakın bölgeler olması konuşmaları kolaylaştırmış.

Dizi IMF krizinin olduğu doksanlar ile 2012 / 13 yılları arasında gidip gelmelerden oluşmuş. Söz konusu ana karakterlerin anne ve babaları olduğunda daha da geri dönüşlere rastlayabiliyoruz. Başrollerde APink lideri Jung Eun Ji ve Seo In Guk var. Esas kız Jung Eun Ji’yi That Winter The Wind Blows‘ta izleyip beğenmiştim. Burada da samimi ve inanılır bir karakter çizmiş. Seo In Guk’tan söz etmeye zaten gerek yok, o bence iyi oyunculuğunu kanıtlamış bir çocuk. Onunla ilgili Hello Monster yazımda biraz bir şeyler yazmıştım. Bu aralar da müziğe geri dönüş yapıyor. İşte şu videoyu da izleyin, bu yetenek kumkuması tipler bu halleriyle bazen sinirimi bozuyorlar.

Dizide ilk nesil ünlenen idol grupları ve onların hayranları anlatılıyor. gruplar hayali değil gerçek gruplar. Yani dizi bu açıdan dönem dizisi karakteri taşıyor ve bu yüzden de kablolu kanalda oynamasına rağmen ratingi çok yüksek bir dizi olmuş. Dizide söz edilen gruplar H.O.T ve Sechs Kies.  Sechs Kies lideri Eun Ji Won’un da dizide Busan’da lisede okuyan altı arkadaştan birini oynaması  dizinin çok ilgi çekici bir yanını oluşturmuş. Dahası Eun Ji Won dizide oynadığı sırada 34 yaşında ve Apink grubundan birinin babası da o yaştaymış o dönemde. Ama adam liseli gibi resmen. Merak edip videolarına baktım, şu anda da 37 gibi değil. teninin renginden dolayı soya sosu takma adı takılan Eun Ji Won’un videolarına da bir bakın netten.  Bu şebek dizide babası asker olan ve Seoul’den gelen bir öğrenciyi oynuyordu. En büyük merakı da porno dergiler, o yaş gençlerinin hepsinde olduğu gibi. Dizinin ikinci önemli kızıyla da çifttiler. Ama kızın ikide bir de ayrılalım demeleri beni benden aldı.

Dizinin bir diğer idolü Infinite’ten Hoya’ydı. Burada Seo In Guk”un en iyi arkadaşıydı ve Seo’ya aşıktı. Yani başrol kız ve erkek her ikisi de ikişer kişi tarafından seviliyorlardı, ne ballı durum.

Sung Il Dong benim en sevdiğim ajussilerden. Son zamanlarda da nedense her yerde karşılaşır olduk. En son Gap Dong’da izledim kendisini. Şimdi Reply serisini izleyeceğime göre en az 48 bölüm kendisiyle karşılaşacağız demektir, hatta daha fazla. Hemen her rolü kotarabilecek kapasitede bir adam. Karısı rolünü oynayan Lee Il Hwa’da çok sevimliydi.  Onu da pek çok dizide görüyoruz. Dizi boyunca ikisinin kavgaları, çekişmeleri, ama birbirlerini çok sevmeleri harikaydı.

Dizi kızımızın Seo’yu mu, abisini mi seçeceği gizemi  son bölüme kadar merak uyandıran bir biçimde sürüyor. Ben artık iki kardeşin aynı kızı sevmesi olayından baydım. Maalesef bu dizide de aynı konu ön plandaydı. Abiyi oynayan çocuk da zeki, ve sevimliydi ama benim hoşuma gitmeyen, önce ablasına aşık olup, o ölünce kızkardeşine yönelmesi oldu. Ulan mecbur musun bu ailenin kızlarına tutunmaya ? Ve yine bu çok hoşuma giden dizide hoşlanmadığım tek şey o kızın ölümünü ailenin bu kadar kolay kabullenmesi oldu. İnsan bi üzülür bir travma yaşanır, bir şeyler olur. Acaba kız o ailenin kızı değil miydi diye bile düşündüm. Zaten o iki erkek çocuk ailelerin yakınlığı ve ebeveynlerinin genç yaşta ölümü nedeniyle her daim kızın ailesinin evindeydiler, o evin çocukları gibi.

Altı arkadaştan birini ki dizi sonuna kadar sap kaldı Lee Si Eon oynuyordu. Bu çocuğun bir tamagotchisi vardı ( 90’ların sanal hayvanlarından ) onu besledi durdu. Çok güldüm. 90’lardaki o sanal hayvanlar hep ölürdü, tekrar tekrar başlatmak gerekirdi.

Lee Si Eon’u Kill me Heal me’de doktor , Falling for Innocence’da da Sekreter Oh rolleriyle anımsayabilirsiniz.

Bu arada en hoşlandığım sahneler kızın fangirl olduğu sahnelerdi. Ben olamasam da bir fangirlün nasıl olacağı hakkında epey bilgi aldım. Bu fangirl olayı bana yabancı , ama kendisini bir şeylere bu denli bağlayabilenler de bana ilginç geliyor. Fangirl olmanın da aşamaları var tabii. Burada kızımız lisede sonuncu olup, evden kaçacak, grubu uğruna yalan söyleyecek, kutuların içinde uyuyup, babasını saçlarını kesmesine neden olacak kadar kızdıracak düzeydeydi. Seo In Guk ve abisinin her ikisinin de dizi sonunda fangirllerle evlenmesi ve bu konuda bir şey yapamamaları çok komikti. Başhekim olan bir kızın bile Junsu biaslı bir Cassie olabileceğini, hatta fan clup başkanı olabileceğini görüp güldük. Şimdi fangirllerin bazı özelliklerinden söz etmenin zamanı geldi.

Fangirl dediğin paylaşmayı sevmez. Ya onun bias’ına başkaları sulanırsa, zaten var olanlarla savaşmak zordur, niye yenileri katılsın.

Tüm gece sevdiği grup ya da şarkıcının videolarını izler, güne zombi gibi başlar :

Geleceğini onlarla planlar:

Bu fangirling olayı detaylı, işin içine shiplemeler, kendini hayranı olduğun kişiye layık görmemeler, terli tişörtünü yıkamadan koklamalar, adamın her saniyesini takip edip, hayatındaki her ayrıntıyı bilmeler, hangi fotoğrafı nerede çektirmiş, hangi şarkıyı nerde söylemiş , ilk dişi ne zaman çıkmış, annesi hangi yemeği severmiş, bir yıllık süreçte nerelerde ne gibi etkinlikleri olacak hepsini söyleyebilmeler, biası askere gidince arkasından dua etmeler, kız arkadaş edinince karalar bağlamalar filan var. Hatta evlenip, çocuk sahibi  olduktan sonra bile ilah gibi hayranı olduğun grup ya da kişiyi bu kez çocuklarınla izlemek de giriyor işin içine. O yüzden sanırım bu tutkuyu en iyi gerçek fangirller anlarlar.

Dizimizde pek hoş sahneler de vardı.

İlk aşklar unutulmaz. Kore’de de ilk aşklara vurgu çok. Dizi pek sevimliydi, tam bir romantik komedi. Başroller şarkıcı olunca birlikte de bir şarkı söylemişler. All for you.