Dermatoloji diye bir branş var / True Beauty

Dizinin başından sonuna bu branştan akneli kızın haberi olmadı ama. Estetisyene bile gitti, biri de kıza “ Dermatoloğa görün!” demedi. Üstelik kızın annesi de bu sektörde. Yuh yani!

Ben yine teenager dizilerine daldım. Tabii bunları yalnız başıma izliyorum, yobonun kalemi değil. Bir yandan yaratıcılık teorileri, eleştiri tarihi, yeni medya vs okuyorum , sayısal görüntüleme filana dalmışım, öte yandan da iki yakışıklı çocuk arasında kalan makyajlı kız hikayesini izliyorum, elimde örgü.

Korelilerin daha doğrusu Güney Korelilerin bu estetik ve güzellik düşkünlüğü artık malumumuz, diziler bunlarla dolu. Seul’de estetik merkezlerinin çokluğunu görüp şaşırmışlığım da var. E güzel olmayana yapılan zorbalıkları da izliyoruz. Dizimiz de cildi bozuk, kocaman gözlüklü liseli bir genç kız ile ilgili. Herkes çirkin olduğunu söyleyip, itip kakıyor. Halbuki bir lens taksa, ardından dermatoloğa gitse iş hallolacak ama, bu tutup oraya vereceği parayı makyaj malzemesine verip, kendini baştan yaratıyor. Kızımızı aslında benim çok da sevmediğim Moon Ga Young oynuyor. Niye sevmemiştim bilemiyorum ama, Great Seducer adlı berbat dizide ki tabii Woo Do Hwan hatrına izlenmişti dizi, kıza sinir olduğumu anımsıyorum. Diziden sonra Do Hwan ile dedikoduları da çıkmıştı sanırım. Sonra Ga Young’ın Yoo Yeon Seok ile olan The Interest of Love dizisini izlediğimi anımsıyorum, son bölümleri bitirmedim mi, yoksa bitirdim de yazmadım mı bilemiyorum, ama yazmamışım diziyi resmen. Bir bakayım da yazayım bari. Neyse kızımız anne ve ailenin evini kaybetmesine neden olan ezik babası , delimsirek ablası ve kendini beğenmiş klüçük erkek kardeşi ile yaşamaktadır. Bu zorbalıklar yüzünden intihar noktasına gelir ve o sırada dizinin erkek başrolü Cha Eun Woo ile karşılaşır. Beyimizi gözlüğü kırıldığı için pek göremez, ama çocuğun da intihar eden bir arkadaşı olduğunu ve bunun travma yarattığını anlarız. Bu arkadaşı misafir oyuncu kontenjanından SF9’un Chani’si oynuyor ki ben pek severim kendisini.

Şimdi intihar demişken biz kdramacıların Lee Sun Gyun’un intiharını hala atlatamadığını biliyor ve bu kadar yetenekli bir oyuncunun o köşeye kıstırılmışlık hissini atlatamamasına üzülüyorum, bu kadar gençken, bu kadar iyi oyuncuyken keşke bir yolunu bulabilseydi. Sistemin hata yapanları anında tükürüp attığını biliyoruz, ama buna karşın hala yaşayanlar da var. Adam ölüp gittikten sonra keşke öyle olsaydı, keşke böyle olsaydı diye akıl yürütmemiz faydasız. Yine de yurt dışında da olsa ki bunu yapabilmek için kapasitesi de vardı, işine devam edebilse ve çoluğunun çocuğunun yanında olabilseydi.

Anma faslından sonra devam edebiliriz. Erkek başrol Cha Eun Woo Astro grubu üyesi biliyorsunuzdur. Ben daha önce kendisini benzer senaryosu olan My ID is Gangnam Beauty dizisinde izledim. O dizide kız estetik ameliyat oluyordu, buradaki kız işi makyajla hallediyor. Ben kendisini sevdim , özellikle kıskançlık sahneleri çok hoşuma gitti.

İkinci erkek asi, sert gibi ama içi yumuşak Hwang In Yeop ki kız onu tercih etseydi de üzülmezdik diyeceğimiz tipten bir second lead. Yakışıklı, yetenekli, kızı koruyor filan.

İşte gerilim kızın sırrı ne zaman ortaya çıkacak sorunsalından yola çıkarak oluşturulmuş. Tabii önce üçüncü arkadaşlarının intiharı nedeniyle araları bozuk olan first ve second lead sonradan bromans faktörünü de oluşturuyorlar, kdramanın olmazsa olmazı olarak. Bu arada kızın kız kardeşi ve okulun edebiyat öğrenmeni ve ikinci erkeğin kız kardeşi ile kızın erkek kardeşi arasındaki ikincil romansları da izliyoruz.

Başrol erkeğin kız kankası kankalıktan vazgeçip, cadaloz ikinci kız oluyor bir süre sonra. Yani anlayacağınız klasik kdrama klişeleri. Klişelerin kölesiyiz kdrama izleyicileri olarak biliyorsunuz. Zaten doğru düzgün senaryolu, ciddi bir şey izlemek istediğimizde Kore dizilerinden çok Kore filmlerine yöneliyoruz. Çoğu insan kdrama izleyicilerinin bu tarz klişe diziler izlediğini görüp küçümsüyor ama biz farklı tarzlarda dizileri, filmleri , Batı ve farklı Uzak Doğu yapımlarını da çok yakından izleyen bir kitleyiz sonuçta. Bu tarz diziler de hepimiz için farklı bir yere hitap ediyor. Ben diğer ciddi konular arasında bunları izleyip kafa boşaltıyorum mesela. Başka biri de başka şeyler için izliyordur. Çok mutsuz ya da çaresiz hissetttiğimde de bilim kurgu izler, ya da okurum örneğin. Evrende, koskoca uzayda ne kadar ufacık olduğumuzu düşünür, neye kafamı taktıysam o ara, ( overthinking ve OCD de var evet ) saçmalama derim kendi kendime. ( Overthinking ile ilgili şuraya, OCD ile ilgili şuraya ve Bilim kurgu ile ilgili de şuraya bakabilirsiniz. ) Bu yıl diğer bloguma daha fazla yazmaya çalışacağım, hatta biraz sonra bu haftaki kültür gezim hakkında yazacağım. Kdrama ve filmleri dışında okumak isterseniz, o blogda olacağım yani, bilginize.

Sonuç olarak böyle de bir gençlik dizisi var ve ben izlerken eğlendim epeyce, pek çok mantıksız yanına rağmen. İsteyenler bir bakabilir, ben de başrol kızın Yoo Yeon Seok ile olan dizisini niye yazmamışım, bir araştırıp, sonra da yazayım en iyisi.