KARŞILIKLI TRİP YARIŞI, WARM AND COZY

Bu yukarıda Kang So Ra’nın yanında duran sevimli şefi, yani Yoo Yun Suk’u  ben ilk kez izledim. Çocuksu, bazen dudaklarını büzüp ağlayacakmış gibi duran, gülümsediğinde yine çocuk gibi görünen, cana yakın, bir o kadar da insanı sinir etme kapasitesi olan zengin bir ailenin üçüncü oğlu rolünü çok iyi giyinmişti. Diziyi bitirdikten sonra kendisinin Muhteşem teklif filmini izledim, bu kez psikopat, katil rolünü gayet iyi oynadığını gördüm. Biraz araştırınca kendisinin Oldboy’da Woo Jin’in gençliğini oynayan çocuk olduğunu anladım, bingo! Orada da çok iyiydi.

 

 

Kang So Ra’yı ise zaten severim. Biraz soğuk kişiliği nedeniyle sanırım, Türk drama izleyicisinin çoğu kendisini sevmiyor. Ama ben de sarsak, elinden iş gelmeyen, çirkin, ama chaebol avlayan, beceriksiz kadın karakter görmekten bıktım. Kang So Ra Misaeng‘de gayet iyiydi. Burada da biraz saf görünmesine karşın ayakları yere basan , çalışkan bir kızı oynuyordu. Sanırım benim sevdiğim kadınlar ki kendileri Gong Hyo Jin, Kim Sun Ah, Lee Da Hae oluyorlar, hep kuvvetli ve baskın karakterli kadınlar. Adamı parmaklarında oynatan cinsten yani. Kang So Ra’yı da bu yüzden seviyorum. Ayrıca daha önce de söylediğim gibi kendisini WGM’de Leeteuk ile seyretmiş ve kibar ve akıllı bulmuştum.

Dizinin diğer karakterlerine geçmeden önce dizinin senaristleri Hong Kızkardeşlerden söz etmek şart. 74 ve 77 doğumlu bu hatunların dizileri genellikle Kore’de çok tutuluyor. O yüzden de yalnızca adlarını duyunca “Aaa işte bu dizi seyredilir.” diyen çok. Önceki dizilerinden bir kaç örnek verecek olursak My Girl, You are Beautiful, Master’s Sun , Hong Gil Dong, My friend is a Gumiho, The Greatest Love, Big, ‘i sayabiliriz. Warm and Cozy’se son romantik komedileri olarak adı gibi sıcak ve samimi bir dizi.

Bir Kore Klişesi olarak ilk gençliklerinde tanışan çift, olgun yaşlarında yeniden Jeju Adasında karşılaşırlar. Bu diziyi seyretme nedenlerimden birinin de Kore’ye ikinci gidişimde Jeju’ya da  gitmeyi planlamam olduğunu itiraf edeyim. Dizi boyunca manzaraya, mekanlara bakmaktan, geri dönüp dönüp diyaloglara önem vermeye çalıştım. Ada gerçekten hoş. Bu arada Jeju şivesinin de farklı olduğunu söyleyerek devam edelim. O yüzden dizide de Seoul’den gelenler ” ne diyorsun, Korece konuş!” uyarıları yapıp durdular.

Kızımız fakir, işinden kovulup, sevgilisi de ona boynuzu takınca her şeyi arkasında bırakıp Jeju’ya gelir ve çocuğun aşık olduğu kıza hava atmak için açmış olduğu Warm And Cozy adlı lokantasında çalışmaya başlar. Bu arada çocuk kendisini ölmek üzere zannediyor olup, lokantayı da ölene kadar kaydıyla kızın üzerine yapmıştır. Bu noktada ikinci kızın zengin koca peşinde koşan sinirilleti bir tip olduğunu belirtelim. İşte sıfatı da şu :

İkinci erkek ise belediye başkanı. Bisikletle dolaşan, tüm ada halkının evlendirmek için uğraştığı sevimli bir adam. Aslında dizinin başından sonuna kızın ikinci adamla kısa bir an bile birlikte olmayacağı, o kadar belliydi ki, sinir olunmuyordu. Bazen adama acımadım değil. Pek çok komik sahne de vardı tabii.

Bu dizinin yan karakterleri ve aşkları neredeyse ana karakterler kadar ilgi çekiciydi. Başrol çocuğun abisi, Dalgıç Bayanlar kulübünün başkanına aşıktı. Bu ajumma ise çiftimizin geçmişiyle bağlantılıydı. Bu çift. özellikle de abi sevimlilik kumkuması olup, diziye renk kattı.

Dalgıç bayanlar pek komikti. Başta Seoul’den gelen herkese gıcık oluyorlardı, ama sonra alıştılar :

Dizinin başlarında Hong kardeşler Master’s Sun’a selam çaktılar konuk oyuncu So Ji Sub ile :

Sonra dalgıç okuluna başvuranların arasında Abnormal Summit’ten Ganalı Sam Okyere’yi görüverdik :

Dizinin sonlarına doğru da ikinci erkek belediye başkanının yeğeni çıkıp geldi, Seohyun :

Dizide kız aşkını önce itiraf etti. Ben böyle olan dizileri sevmiyorum aslında. Zaten burnu büyük, kendini beğenmiş erkek karakter iyice böbürlenmeye başlıyor. Bunda da öyle oldu, hindi gibi kabarıp durdu çocuk. Yani bazen iki tokat atıveresiniz gelmiyor değildi. Yine bu tarz olan her Kore Dizisinde olduğu gibi sonra trip atma ve süründürme sırası kıza geçti. Bir o, bir bu derken iyice baygınlık geçirmeye başlamıştım ki, son iki bölümde durum düzelip, taşlar yerine oturdu.

Bu dizide sevdiklerim, Jeju’nun güzel manzaraları, yan karakterlerin aşkı, başrol erkeğin kıza yüz vermiyor gözüküp, kendine olan aşkını sürdürmek için iyi davranma tutumu ve kırılıp, üzüldüğünde duygularını hemen göstermesi, kıskançlıkları, dudak bükmeleri, mimikleri, kızın arzulu ve aşık durumlarını göstermemeye çalışması ama becerememesi, Warm and Cozy’de çalışan sevimli ikinci şef, sevmediklerim ise ailevi ilişkilerin ve geçmişteki olayların karman çorman iletilmesi, ikinci kız, ikinci kız, ikinci kız.

Şimdi klasik arkadan sarılmayı kız çocuğa yaptı :

 

Çocuk kızın sıcaklığını kontrol ederken 🙂 Kız yanıyormuş, bu arada kendisi ateş oldu, geç farkına vardı :

 

 

 

 

Kız bir ara vampirim ben seni yiycem diye üstüne geldi 🙂

Çocuk kaçtı ama sonra da ” Sen beni nasıl biri sanıyorsun ki? diye sorup durdu. ( Çok etkilenebilirmiş sözde )  Ara sıra da vampir özelliklerinin canlanmasını istedi. Aslında aynı odada yakın yataklarda yattılar uzun süre , ama bunlar nasıl genç ya ? Sonunda Hong Kardeşler en önemli sahnede bile olayı bizim hayal gücümüze bıraktılar.

 

Bir de çocuğun yemek yaparkenki mutluluğu hissediliyordu. Ayrıca son bölümler hariç, bölüm sonlarında yemek tarifleri oldu. Zaten içinde yemek olan diziler beni delirtiyor. Tok karnına seyretmeli bunları. Bu chaebollerin, zengin çocuklarının şef olma merakı yükselen trend dizilerde.

Sonuç olarak sevimli bir diziydi. Hong kardeşlerin seyrettiğim hangi dizisi favorim derseniz, sanırım The Greatest Love derim. Master’s Sun’daki aşk dışı hayalet sahneleri sıkmıştı beni, görüntü olarak da başarılı bulmamıştım. My Girl’de çift favori çiftimdir, ama bir Hotel King etkisi yapmamıştı. You are Beautiful ise Park Shin Hye hariç, çocuklar için seyrettiğim bir diziydi.